Bu haftaki konuğum Akhisarlı iş insanı Berkant Doğan

Ferdi Deren ile Berber Koltuğu Sohbetleri

Bu haftaki konuğum Akhisarlı iş insanı Berkant Doğan

Ferdi Deren:
Berkant Doğan kimdir?

Berkant Doğan:
Gölmarmara’nın Tiyenli köyünde, 1977 yılında çiftçi bir ailenin üç çocuğundan ortanca olarak dünyaya geldim. İlköğretimimi köyümüzde tamamladım, liseyi ise Akhisar Endüstri Meslek Lisesi Metal İşleri bölümünde okudum.

Ferdi Deren:
İş hayatınız nasıl başladı? Bildiğim kadarıyla farklı alanlarda faaliyet gösteriyorsunuz, bunlardan bahseder misiniz?

Berkant Doğan:
Çiftçi bir ailenin çocuğu olmam sebebiyle çocuk yaşlardan itibaren hayvancılık ve çeşitli mahsullerle uğraştık. Babamı çok genç yaşta kaybettim ama ailecek birbirimize sıkıca sarıldık, şantiyenin ve işlerin başına geçtik.

1990’lı yılların sonunda babam, “Oğlum ekonomi çok kötü, bir traktörümüz var, dört kişiyiz. Üretime kota getiriyorlar, mahsul ekmek zorlaştı. Sen Akhisar’a git.” dedi. Ben de Akhisar’da taşımacılık yapan Atatur firmasında okul servisi işiyle başladım. Bu dönem bana çok şey kattı; muhasebe, fatura, iş takibi gibi konularda deneyim kazandım. Ayrıca veliler ve öğrencilerle birebir iletişim kurarak güzel bir dönem geçirdim.

Ferdi Deren:
Enerji ve kum ocağı işine nasıl başladınız?

Berkant Doğan:
Babam vefat edince servis işini bıraktım ve köyüme döndüm. Babam ömrünün son döneminde bir kum ocağı işletmesi açmıştı. Biz de kardeşlerimle birlikte, kum ocağını hayvancılık ve çiftçilikle entegre şekilde nasıl yürütebiliriz diye ciddi çalışmalar yaptık. Aile birlikteliğimizin bereketiyle hem tarımı hem de işletmeyi büyüttük.

Zamanla ihtiyaçlarımız arttı ve “Kendi enerjimizi de kendimiz üretmeliyiz” dedik. Bu düşünceyle güneş enerji sistemleri kurarak enerji üretimine başladık.

Ferdi Deren:
Daha önce bıraktığınız işinize nasıl geri döndünüz? Neden bırakmıştınız?

Berkant Doğan:
Eskiden, özellikle 1990’lı yıllarda çiftçilik zordu; kota uygulamaları nedeniyle üretim kısıtlıydı. Ancak 2002 sonrasında çiftçiye, hayvancılığa ve işletmeciliğe sağlanan desteklerle birlikte biz de işimizi büyüttük. Gecemizi gündüzümüze kattık, çalıştık.

Makineleşme sürecinde yerli ve milli Altay tankının şasesini üreten bir firmadan yeni bir kum değirmeni makinesi aldık. Bu sayede üretim kaybımızı yüzde otuzlardan yüzde bire kadar düşürdük. İstihdama da ciddi katkı sağladık.

Kum ocağı olarak kullandığımız engebeli, kıraç alanları işlemeye uygun tarım arazilerine dönüştürdük. Lazerli makinelerle düzleyip zeytin, üzüm gibi mahsuller yetiştiriyoruz. Bu alanları yeniden tarıma kazandırmak bizi çok mutlu ediyor.

Ferdi Deren:
Hayvancılıkta durum nedir?

Berkant Doğan:
Hayvancılıkta da ciddi bir büyüme söz konusu. Farklı ülkelerden bilinen ırkları, özellikle erkek danaları getirdik; burada besleyip kesime verdik. Son dönemde ise tamamen yerli ırklarla çalışıyoruz.

Hayvanlardan çıkan gübreyi tarımda kullanıyoruz; tarımdan elde ettiğimiz silaj, mısır gibi yemleri hayvan beslenmesinde değerlendiriyoruz. Örneğin bir tarladan karpuz veya kavun hasadı yapıldıktan sonra, aynı sezonda hayvan yemi olabilecek ürünler ekiyoruz. Böylece yılda iki mahsul elde ediyoruz.

Ekonomiyi ve siyaseti yakından takip ediyoruz. 1990’ların zorlu ekonomik şartlarından sonra 2002 sonrasında ülkemizde tarım, hayvancılık ve işletmecilikte bir dönüşüm yaşandı. Biz de bu dönüşüme entegre olarak çalışan bir aileyiz.

Ferdi Deren:
Biraz da ailenizden bahseder misiniz?

Berkant Doğan:
Genç yaşta evlendim, bu evliliğim on sekiz yıl sürdü. Bu evlilikten iki erkek çocuğum oldu. Büyük oğlum evli ve bir erkek çocuğu var. Yani genç yaşta dede oldum, bu çok güzel bir duygu. Allah herkese nasip etsin.

Oğullarım, abim ve kardeşimle birlikte aynı işletmede çalışıyoruz. Aile bağlarımız güçlü, işlerimizi de bu birlik ruhuyla sürdürüyoruz.

Ferdi Deren:
Bu güzel sohbet için teşekkür ederim. Allah aile saadetinizi daim etsin. Örnek bir birlikteliğiniz var, maşallah diyelim.

Berkant Doğan:
Benim için de her zamanki gibi keyifli bir sohbet oldu. Ben teşekkür ederim. Daha konuşulacak çok konu var ama en önemlisi, memleketimize ve milletimize sahip çıkmak, kıymetini bilmektir. Vesselam.

Ferdi Deren:
Azimle, gayretle ve yenilikleri takip ederek çalışmanın; aile birlikteliğiyle birleştiğinde başarıya nasıl ulaştığını bir kez daha gördük.
Berkant Doğan ve ailesine teşekkür ederiz.

Değerli okuyucularımıza iyi okumalar diliyorum. Yazı dizimizi takip eden tüm okurlarımıza ve emeği geçen değerli basın mensuplarımıza teşekkür ederiz.