Akhisar Arkeoloji ve Etnografya Müzesi: Tarihin İzleri ve Kültürel Miras
Haber Merkezi
Manisa’nın Akhisar ilçesinde yer alan ve 1932 yılında inşa edilen Ali Şefik Okulu, yıllar boyunca eğitim kurumuna ev sahipliği yaptıktan sonra Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından restore edilerek Müze haline getirildi. 18 Mayıs 2012 tarihinde ziyarete açılan Akhisar Arkeoloji ve Etnografya Müzesi, tek katlı yapısıyla ziyaretçilerine bölgenin tarihine ve kültürel mirasına ışık tutuyor. Müze, üç ana bölümden oluşuyor: Arkeoloji Bölümü, Etnografya Bölümü ve Arasta.
Arkeoloji Bölümü: Binlerce Yıllık Tarihi Eserler
Arkeoloji Bölümü’nde, Akhisar ve çevresinin tarihine ışık tutan eserler sergileniyor. 18-11 milyon yıl öncesine tarihlenen fosil örnekleri, Soma ilçesindeki kömür madenlerinden getirilen özel buluntular arasında yer alıyor. Ayrıca, Kalkolitik Dönem’in Ege Havzası’ndaki önemli idol atölyelerinden biri olan Akhisar-Kulaksızlar idol atölyesine ait mermer idoller, mermer kap parçaları ve delici taşlar da bu bölümde görülebiliyor.
Yortan Kapları, 1900’lü yılların başında Paul Gaudin’in Akhisar yakınlarındaki Bostancı Köyü’nde (eski adıyla Yortan) yaptığı araştırmalarda ortaya çıkarılan Eski Tunç Çağı’na ait önemli eserler arasında bulunuyor. Ayrıca, Bronz Çağı’ndan Bizans Dönemi’nin sonuna kadar uzanan kronolojik sıralamayla sergilenen çeşitli toprak kap formları, kandiller ve figürinler de bu bölümde ziyaretçilerin ilgisini çekiyor.
Gökçeler Tümülüsü’nden çıkarılan altın koyun ve gümüş kaplar, Lidya kültürünün eşsiz örnekleri arasında yer alırken, aynı bölgeden gelen Arkaik Dönem’e ait Genç Erkek kabartması da müzenin dikkat çeken eserlerinden biri. Roma ve Bizans dönemlerine ait cam üfleme tekniğiyle yapılmış cam kaplar, gümüş tören kadehleri, metal eserler, mücevherler ve steller de müzede sergileniyor.
Müzenin bir diğer önemli bölümü ise sikke koleksiyonları. Arkaik Dönem’den geç Osmanlı Dönemi’ne kadar uzanan geniş bir sikke koleksiyonuna ev sahipliği yapan müzede, antik Thyateira (günümüzde Akhisar) sikkeleri özel bir yer tutuyor.
Etnografya Bölümü: Kültürel Zenginliklerin Yansıması
Etnografya Bölümü, Osmanlı’nın son döneminden Cumhuriyet’in erken yıllarına kadar uzanan kültürel mirasları yansıtıyor. Akhisar Belediyesi tarafından bağışlanan mühürler, kahve kültürüne dair objeler, Türk hamamı kültürü, el işçiliği eserleri, yöresel kadın ve erkek kıyafetleri, takılar ve çeşitli çömlek örnekleri bu bölümde sergileniyor. Bölgeye özgü halı dokuma teknikleri de dikkat çeken detaylar arasında yer alıyor.
Arasta: Akhisar’ın Tarihi Çarşısı
Arasta, Akhisar’ın ekonomik, kültürel ve sosyal hayatını yansıtan bir tarihi çarşı olarak müzede canlandırılmış. 19. ve 20. yüzyılda önemli bir gelir kaynağı olan tütün üretimi, balya pres kutuları, tütün dizme iğneleri, çapa ve ilaçlama aletleriyle temsil ediliyor. Ayrıca, geleneksel zanaatların yaşatıldığı bölümlerde kalaycılık, keçe yapımı, at arabası ve fayton yapımı, eyer ve semer üretimi gibi Akhisar’a özgü el sanatları tanıtılıyor.
Bu bölümler, unutulmaya yüz tutmuş geleneksel zanaatları ve tarımsal faaliyetleri yeniden canlandırarak ziyaretçilere nostaljik bir deneyim sunuyor.
Ziyaretçilere Tarihi ve Kültürel Bir Yolculuk
Akhisar Arkeoloji ve Etnografya Müzesi, tarih ve kültür meraklıları için eşsiz bir yolculuk sunuyor. Bölgede bulunan tarihi eserlerin ve etnografik mirasın sergilendiği bu müze, geçmişten günümüze bir köprü kurarak ziyaretçilerini tarihin derinliklerine götürüyor.
Akhisar Belediyesi ve Kültür ve Turizm Bakanlığı iş birliğiyle yaşatılan bu kültürel miras, hem yerli hem de yabancı ziyaretçiler için büyük bir önem taşıyor.
Tarih sevdalısı olsanız yerin altındakileri değil üstündekileri korursunuz veya onarırsınız hani nerde hep yalan dolan kendileri kazıp çıkartmıyor bir de müteahhite çıkartıyorlar kurnazlar ordusu...Bu millet depremi yaşadığında o dönüşmeyen binalarda giden canlar pisi pisine gitmiş olacak yönetici BAHANE ÜRETMEZ afedersin bi tarafını yırtar yine de vatandaşının hayatıyla oynamaz!!!! NE TARİH SEVDALISIYMIŞSINIZ BE HEP YALAN DOLAN...
Bu kazı belasından dolayı dönüştürülemeyen yerlerin (ömrünü yitirmiş katlı binaların) ve kazı yapılan yerlerdeki mukavemetini yitirmiş zeminler üzerine izin verilen (bodrum katsız) inşaatların ciddi bir depremde Allah korusun yerle bir olduğunda sorumlular yine tıpkı Bolu yangının da olduğu gibi birbirlerine sallayacaklar olan yine vatandaşa olacak...Bırakın bu yalandan tarihe çok önem veriyormuş ayaklarını,bırakın bu işin rantını da milletin canıyla ödemeyeceği çözüm yolları sunun bu millete!!! Üç beş tane dalkavuk karar alıyor burdakiler de imza atıyor ne için sözde tarih içinmiş hadi oradan!!! Tarihin babası İstanbul'da bile böyle saçma sapan uygulamalar saçma sapan sınırlarda değilken bu neyin şovu neyin tarihiymiş bırakın bu palavra ayakları.Bu şehirde dönüşmesi gereken ve depremde mahvolacak o kadar çok bina varken yöneticiler bunun önünü açacağına daha da çok engel olacak kararlar alıyorlar veya alanlara engel olamıyorlar.OLACAKLAR VEYA OLMAK İÇİN SAVAŞACAKLAR!!!
Mevcut belediye işi sahiplenseydi;kazı ve stünlu yolu devam ettirse şimdi çok iyi durumda olacaktı Akhisar tarih ve kültür mirasları.