Bolu Grand Kartal Otel’deki Yangında Ailesini Kaybeden Baba Hilmi Altın O Anları Anlattı
Haber Merkezi
Okulların tatile girmesiyle kızları Alya’ya bir tatil hediyesi vermek isteyen Hilmi Altın ve ailesi, İzmir’den Bolu’ya Grand Kartal Otel’e gittiler. Ancak bu tatil, baba Hilmi Altın için hayatının en büyük acısıyla sonuçlandı. Çıkan yangında eşini ve kızını kaybeden baba, o gece yaşadığı korku dolu anları sosyal medya hesabından paylaştı. Hilmi Altın, sorumluların adalet önünde hak ettiği cezayı alması için sonuna kadar mücadele edeceğini vurguladı.
Yangında Kübra ve Alya Altın Hayatını Kaybetti
Bolu Grand Kartal Otel’de çıkan yangında, Dr. Öğretim Görevlisi Kübra Tonguç Altın ve 4. sınıf öğrencisi olan kızları Alya Altın hayatını kaybetti. Hilmi Altın ise yangından yaralı olarak kurtulmayı başardı. Hayatını kaybeden anne ve kız, Manisa’nın SOMA ilçesinde gözyaşları arasında son yolculuklarına uğurlandı. Cenaze töreninde, Hilmi Altın bir eli eşinin bir eli kızının tabutunda ayakta durmakta zorlandı.
"Gözümü Açtığımda Eşim ve Kızım Koşarak Çıkıyordu"
Baba Hilmi Altın, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, o gece yaşadıklarını detaylı bir şekilde anlattı. Yangının başladığı anı şu sözlerle aktardı:
“Eşim Kübra’nın ‘Hilmi kalk, Yangın var, bize yetiş!’ sözüyle gözlerimi açtığımda eşimi ve kızımı odadan koşarak çıkarken gördüm. Ben giyinip odadan çıktığımda (yaklaşık 30-50 saniye sonra) yoğun bir dumanla karşılaştım. Nefes almak neredeyse imkânsızdı. Merdivenleri bulmaya çalışsam da başaramadım. Eşimin ve kızımın erken davranmasının onları kurtaracağını düşünerek koridorda çaresizce dolaştım.”
Hilmi Altın, bu sırada arkadaşlarının odasına sığındığını ve burada çarşaflarla bir kurtuluş planı yapıldığını belirtti. Ancak daha fazla dayanamayarak eşini ve kızını bulmak için tekrar duman dolu koridorlara döndü. Ancak dumanın yoğunluğu nedeniyle bu girişimi de sonuçsuz kaldı.
"Kurtulmak İçin Çarşaflarla İndik"
Altın, koridorda nefes alınabilir bir alanda diğer otel sakinleriyle karşılaştığını söyledi. Grup, çocukları ve kadınları kurtarabilmek için pencereden çarşaflarla inmeye karar verdi. Bu süreçte yaşananları şu sözlerle dile getirdi:
“Bir odaya 13 kişi sığındık. Çarşafları birbirine bağlayarak önce çocukları, ardından kadınları yatakların üstüne indirdik. Sondan bir önce ben indim. Çarşafın kopması nedeniyle 8. kattan 5. kattaki sundurmaya sırt üstü düştüm. Oradan kurtulunca hemen eşimi ve kızımı aramaya başladım ama maalesef bulamadım.”
"Bu Bir Talihsizlik Değil, Göz Göre Göre Katliam"
Hilmi Altın, yaşanan felaketi “talihsizlik” olarak görmediğini ve olayda büyük bir ihmal olduğunu belirtti. Otelin ihmalleri nedeniyle insanların çaresiz kaldığını ifade eden Altın, şöyle dedi:
“Bu bir talihsizlik değildi. Göz göre göre bir katliam yapıldı. O otelde bize resmen ölümlerden ölüm beğen denildi. Tatil için iki aile gitmiştik. Ancak beraber gittiğimiz Yalçın ailesinden de Atakan Hoca ve kızı Derin’i kaybettik. Eşim Kübra ve kızım Alya da bizi bıraktı.”
"Sorumlular Cezalandırılmalı"
Büyük bir acı yaşayan Hilmi Altın, eşinin ve kızının ölümünden sonra sorumluların cezalandırılması için mücadele edeceğini belirtti. Altın, “Allah bana bir can verdi. Eşim ve kızımın can borcu bana yüklendi. Bu can oldukça sorumluların hak ettiği cezayı alması için savaşacağım,” diyerek adalete olan güvenini dile getirdi. Ayrıca, bu süreçte destek olan herkese teşekkür etti.
"Eşim ve Kızım Ayrılamazdı, Beraber Cennete Gittiler"
Eşi ve kızının birbirinden ayrılamadığını söyleyen Altın, sözlerini şu duygusal ifadelerle noktaladı:
“Eşim Kübra, kızımız Alya’yı canından çok severdi. Onu son nefesinde bile bırakmadı. Beraber cennete yürüdüler. Dilerim, bizim yaşadığımız bu acı, ülkemizde son olur ve kimse böyle bir acıyı tatmaz.”
Otelin Güvenlik Önlemleri Tartışma Konusu
Bolu Grand Kartal Otel’de yaşanan yangın, otelin güvenlik önlemlerini ve ihmallerini tartışmaya açtı. Olay sonrası başlatılan soruşturma sürerken, otelde gerekli yangın önlemlerinin alınıp alınmadığı inceleme altına alındı. Yaşanan bu felaket, yangın güvenliğinin önemini bir kez daha gözler önüne serdi.